1 Mayıs 2013 Çarşamba

MERAK ETTİKLERİMİZ

      BOYUTU NE OLURSA OLSUN, BİR KAĞIDI NEDEN      

             ALTI KEREDEN FAZLA KATLAMAYIZ  ?

  Kağıt katlama sanatı,Japonlara özgü bir sanattır ve genelde tek parça kağıdın,çeşitli biçimlerde katlanarak hayvan,eşya ya da bitki görüntüsü verilmesinden oluşur.Bu işlem sırasında kağıda pek çok kez katlamak zorunda kalabiliriz ve katlama sayısı çoğaldıkça katlamak zorlaşır.Peki,her ne şekilde olursa olsun,bir kağıdı altı kereden fazla katlayamayacağımızı biliyor musunuz?Peki neden?
Kağıt, mikroskopik düzeyde ince liflerden oluşmaktadır. Bu nedenle, kağıdı tam katlamayıp ikiye büktüğümüzde tekrar eski halini alır; mesela kağıdı rulo yapıp bıraktığımızda kağıt eski halini almak istiyecektir. Yani, kağıdı katlamak suretiyle kağıdın ortasındaki lifleri deforme etmiş oluyoruz.
 
  Gelelim, asıl sorunun cevabına: kağıdı 6 kez katlarsak elimizdeki katlanmış kağıdın kalınlığı yaklaşık üst üste 26=64 adet katlanmamış kağıdın kağıdın kalınlığına eşit olur. Peki, 1 adet A4 kağıdını kolayca ikiye katlarken, 64 adet üst üste dizilmiş A4 boyutundaki kağıt topunu ikiye katlayabilirmiyiz?
Katlayamayız. Çünkü, kağıt topunun dış tarafındaki kağıtlar tam olarak katlanmayacakları için açılmak isteyeceklerdir. Diyelim, zorlanarak da olsa 64 adet üst üste dizilmiş kağıt topunu tam olarak katlamasakta, biraz olsun katlanmış şeklini verebiliriz. Fakat, bir adet altıya katlanmış A4 kağını (yaklaşık aynı kalınlıkta) birkez daha katlayamayız; çünkü kağıdın orta noktası ile kenara olan uzaklığı, 64 adet kağıt topunun ortasından kenarına olan uzaklığından çok daha küçük olacağından için aynı katlamak için gerekli ayno torku uygulamak için çok daha fazla kuvvet uygulamamız gerekecektir.

                       

22 Nisan 2013 Pazartesi

KOALA

                                        KOALA


Yaşadığı yerler: Avustralya’nın okaliptüs ağaçlı ormanlarında. Özellikleri: Görünüşü oyuncak ayıya benzer. Tıknaz vücutlu, uzun ve tüylü kulakları, siyah burnu ve gözleri vardır. Kırçıl renkli ve kuyruksuzdur. Okaliptüs ağaçlarının yapraklarıyla beslenir. Yavrusunu karnındaki kesesinde veya sırtında taşır. Ömrü: 20 yıl kadar. Çeşitleri: Avustralya’da bilinen tek türdür.
Avustralya’da yaşayan, oyuncak ayıya benzeyen yavaş hareketli küçük bir memeli. Keseli ayı olarak da bilinir. Ayıya benzemesine rağmen ayıyla bir akrabalığı yoktur. Kuyruğunun olmaması, geniş tüylü kulakları, vücuduna göre iri siyah burnu ve gözleri önemli özelliklerindendir. Sevimli bir görünüşü vardır.


                        

BUKALEMUN

                                  BUKALEMUN

 Ağaçların arasında yaşamaya uyum sağlamış bir kertenkele türüdür , başının üzerinde ibik ve boynuz bulunur. Kuyruğu ve ayakları sıkıca tutunmasına yarar.

 BUKALEMUN düşmanlarına karşı kendini korumak için derisinin rengini değiştirip çevresine uyum sağlayarak saklanır.

 BUKALEMUN avını uzun , yapışkan ve esnek dilini büyük bir hızla uzatarak yakalar.

 BUKALEMUNUN gözleri 180 derece dönebilir ; bu sayede hem sağ gözüyle hem de sol gözüyle son derece geniş bir alanı görebilir.


                

BAYKUŞ

                                           BAYKUŞ


Başları büyük ve tüylüdür. Kuyrukları kısa olmakla beraber, kanatları enli ve uzundur. Bir kısmının kanat açıklığı, bir adam boyuna ulaşır. Serçe kadar küçük olanları da vardır. Gagaları kıvrık, pençeleri keskin, kanca tırnaklı ve döner parmaklıdır. Kuvvetli pençeleri adeta avına kenetlenir.
Baykuşlar tam bir sessizlik içinde avlanır. Bütün vücudu yumuşak ve ince tüylerle kaplıdır. Tüyler, uçuş sırasında tabii bir susturucudur. Uçuş esnasında kanatlarının “pırpır” sesi duyulmaz. İri gözleri, başlarının yanında değil önündedir. Aşırı büyüklükteki gözleri, göz oyuğunda hareket edemez. Araba farı gibi yuvalarında sabittir. Ama baykuş boynunu 270 derece çevirerek panaromik bir görüş sağlayarak çevresini kontrol edebilir. Dişi baykuş erkeklerinden daha iri olup, 2-10 yumurta yumurtlarlar. Kuluçka süresi 30-40 gündür. Yumurtadan çıkan yavruların göz ve kulakları kapalıdır. Yavruların yuvada kalma süresi farklıdır.


                          

TUKAN KUŞU

                                  TUKAN KUŞU

Tukanın büyük gagası, komik bir görünüş ve ağır bir duruş verir. Gaga, bal peteği şeklinde bir yapı içerdiğinden oldukça hafiftir. Uzun, dar, saçaklı bir dili vardır. Gaga, tukanın yetişemeyeceği meyvelere ulaşmasına ve küçük hayvanları kopararak yemesine yardım eder.

Tukanlar, bazen gagaları ile kavga edebilir. Tukanların gagalarının neden böyle olduğu, bu şekilde bir gelişim gösterdiği belli değildir.